İtalyanca
Tanınmış bir Rus şair olan Andrei (Oleg Yankovskiy), 18. yüzyılda yaşamış ve Bolonya’da eğitim görmüş memleketlisi müzisyen Sosnovsky’nin yaşamını araştırmak için İtalya’ya gelmiştir. Güzel İtalyan tercümanı eşliğinde Toskana’dayken mutsuz evliliğinin, karısının ve çocuklarının Rusya’daki hatırası onu yakalamıştır. Seyahati giderek içsel bir serüvene dönüşürken mistik bir aydınlanma, şairin yolunu aydınlatacaktır.
Yaramaz bir asilzade ve zavallı görsel ikizinin basit bir şakası, Papa'yı tehlikeye soktuğunda ciddi sıkıntılar ortaya çıkacaktır.
Primo (Ugo Tognazzi), fakir bir ailede büyümüş, ancak daha sonra küçük bir fabrika sahibi olmuş; yani tabiri caizse yoktan varolmuş ve İtalyan ekonomisinin belkemiğini oluşturan adamlardan biridir. Ancak Primo'nun sakin yaşamı, oğlunun kaçırılışı ile altüst olacaktır. Oğlunu kaçıran teroristlerin istediği fidyeyi verip vermeme konusunda kararsızlığa düşen Primo, bir ikilem içindedir ve karısıyla birlikte duruma çözüm aramaya koyulurlar.
Yargıç Mauro (Michel Piccoli), küçüklüğünden beri kendisine bakan ablası Marta (Anouk Aimée) için endişelenirken, artık psişik sorunlar ve intihar fantezilerinden etkilenmektedir. Mauro, ablasını parlak bir aktör olan Giovanni ile tanıştırdığında ablası depresyonundan kurtulmuş gibi görünmektedir. Mauro ise bu ilişkiyi bilinçsizce kıskanmaya başlamıştır ve Giovanni'yi tutuklatmaya çalışacaktır.
Film, Alman yazar Günther Grass'ın 1959 tarihli kitabından sinemaya uyarlanmıştır. Film, 1979 Altın Palmiye ve 1980 Yabancı Dilde En İyi Film Oscar ödülünü kazanmıştır.
İlkinden 3 yıl sonra çekilen 2. film, ilkinin çizgisinde ilerliyor ve orijinaliyle benzerlikler taşıyor. Yönetmen ve yazar olarak da Sylvester Stallone filme damgasını vuruyor.
Filmlerinde sınırları sonuna kadar zorlamayı seven Yönetmen Bernardo Bertolucci; yoğun cinsellik, çocuk erotizmi, ensest, çarpık ilişkiler ve olabildiğince de şiirsel bir anlatım dilini benimsemiştir. Tehlikeli sularda yüzen bir film olan "Ay" filmi, cesur bir içeriğe sahiptir. Türkiye'de sinemalarda gösterime girdiğinde bir çok tartışmaya da neden olmuştur. Film, 1980 İtalyan Film Yazarları Sendikası En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu dalında "Gümüş Şerit Ödülü" sahibidir.
Film, 1911 yılının Trieste şehrinde geçiyor. Ernesto, Yahudi bir anne ile Yahudi olmayan bir babadan oluşan ailesini terk eden ayrıcalıklı, 17 yaşındaki bir oğlandır. Onu bir ticaret şirketinin ofisinde çalışmaya gönderen amcası Giovanni ve sızlanan teyzesi Regina tarafından büyütülür.
İtalyan yönetmen Tinto Brass’ın 1979 yılında çektiği filmin bazı sahneleri Giancarlo Lui ve Penthouse dergisinin kurucusu Bob Guccione tarafından çekilmiştir. Filmin senaryosu Gore Vidal’a aittir. Penthouse dergisi tarafından finanse edilmiş ve yapımcılığını Guccione ve Franco Rossellini yapmıştır. İmparator rolünde başrolde Malcolm McDowell oynamıştır.
Yönetmenliğini ve senaristliğini Ermanno Olmi'nin üstlendiği filmin oyuncu kadrosunda Luigi Ornaghi, Francesca Moriggi, Omar Brignoli ve Antonio Ferrari gibi isimler yer alıyor.
Cennet Günleri filmi, 2 yoksul aşığın Bill ve Abby'nin 20. yüzyılın başlarında geçen hikayesini anlatmaktadır. Eşsiz bir görselliğe sahip olan ve ‘En İyi Sinematografi’ kategorisinde Oscar ödülü kazanan film, usta yönetmen Terrence Malick'in başyapıtlarından biridir.
İtalyan Taviani kardeşlerin ünlü filmi 1977'de Cannes Film Festivali'nden hem Altın Palmiye, hem de Uluslararası Eleştirmenler Ödülü'nü kazarak bir ilki gerçekleştirmişti. Film İtalyan yazar Gavino Ledda'nın otobiyografik romanından uyarlanan oldukça gerçekçi ve başarılı bir yapım.
Beni Seven Casus filmi, James Bond karakterini Roger Moore'un canlandırdığı 3. yapımdır.
Sıradışı bir ilişki üzerinden son derece etkili bir faşizm eleştirisi yapan Özel Bir Gün filmi, İtalyan sinemasının 2 ünlü oyuncusunun (Sophia Loren, Marcello Mastroianni) benzersiz performansı ile hafızalara kazınmıştır.
Gerilim türünün en yetkin isimlerinden olan Dario Argento’nun başyapıtı olan Suspiria, sinema tarihinin en başarılı birkaç gerilim filminden biridir. Argento'ya has müzikleri bile üzerinden geçen yıllara rağmen etkisini hala sürdürmeyi başarmıştır. Suspiria filmi, 2018 yılında Luca Guadagnino imzalı ve Tilda Swinton'ın oynadığı yapım olarak yeniden çekilmiştir.
Filmde, zengin Ferramonti ailesinin büyük oğlu Pippo Ferramonti ile evlenen kurnaz gelin Irene'nin aile üyeleri arasındaki anlaşmazlıkları düzeltme adı altında, kocasının yanı sıra ölüm döşeğindeki Baba Ferramonti ile ailenin diğer erkeği olan kayınbiraderi Mario Ferramonti'yi baştan çıkarıp tek başına tüm mirasın sahibi olmaya çalışmasının hikayesi anlatılmaktadır.
Michele, orta sınıf bir ailenin küçük oğlu, uzak bir ülkede devrimci bir amaç için savaşan güçlü iradeli ve özgür düşünen bir adamdır.
Bertolucci'nin memleketi Emilia bölgesinde çekilen film, toplumun, burjuvazi ve köylü sınıfı olmak üzere iki farklı kanadını temsil eden Alfredo ve Olmo üzerinden zamanında komünizm ve faşizmden çok çekmiş gerçekçi bir İtalya resmi çiziyor.
Kehanet filmi, döneminde bir çok olumsuz eleştiri almış olsa bile zamanla kült bir korku filmi olmakta gecikmedi. Sonrasında devam filmleri de çekildi. Bir çok kaynağa göre, seri bir bütün olarak başarılı kabul edilmiştir. Senaryodaki bazı boşluklar olsa bile izleyeni dehşete düşüren sahneler, onları önemsiz kılmaktadır.
Alan Parker’ın ilk uzun metraj yönetmenlik denemesidir. Alışagelmiş gangster filmlerinin ezberlerini, bir çocuğun gözünden ve çocukça alaylarla işliyor. Filmde Scott Baio’ya Jodie Foster eşlik ediyor.
Federico Fellini, dünyanın bu en bilindik kadın avcısı figürü olan "Kazanova" karakterinden nefret ettiğini anladığında, filmi çekmeye çoktan başlamıştı. Bu kadar büyük bir bütçenin; gösterişli, kocaman setlerin ve hayalgücünün hor görme ve tiksinme ile birleşmesine çok az rastlanır.
Sadizm, cinsel sapkınlık ve akla gelmeyecek korkunçlukta işkencelerle dolu filmin yönetmenliğini Pier Paolo Passolini yapmıştır.