Uzun metrajlı film
Bilinen galakside ödül avcıları tarafından aranan Riddick (Vin Diesel), Furia isimli bir gezegene gitmek isterken, kendisini yaşam olmayan, güneşin kavurduğu bir gezegende bulmuştur. Ancak gezegende normal olmayan bir şeyler vardır. Aksiyon ve bilim kurgu türlerini bir araya getiren hikayeyi David Twohy yönetirken, başrolde Vin Diesel'e ve Karl Urban eşlik ediyor.
Isserley (Scarlett Johansson) dünyaya erkek otostopçuları yakalamak için gönderilmiş insan formunda görünen uzaylı varlıktır. Ne kadar donuk ve buz gibi görünse de, dolgun kırmızı rujlu dudaklardan kürk mantosuna kadar baştan çıkarıcı bir kadın görünümüne sahiptir. İskoçya’nın ıssız mahallelerinde araba süren bu seksi kadının neyin peşinde olduğu ya da kim olduğu hakkında bir filmden pek bir çıkarım yapmak zor. Kült filmleri ve videolarıyla tanıdığımız Jonathan Glazer, uzun yıllar sonra gene tuhaf ve görselliğiyle zihin açıcı bir filmle seyircisiyle buluştur. Halüsinatif ve rüya gibi sıfatlarını sonuna kadar hak eden film, sosyal gerçekçi bir arkaplanda oldukça tensel ve duyusal bir biçimde sizi yavaş yavaş içine çekmeyi başarıyor. Michel Faber’in aynı adlı kült romanından uyarlanan film, adeta insan olmaya ve hissetmeye dair bir meditasyon etkisi yaratıyor.
New York'lu çekici ve göz kamaştırıcı bir ev kadını olan Jasmine, milyarder kocası Hal ile birlikte son derece gösterişli bir hayat sürmektedir. Hal, iflasın eşiğine gelince Jasmine, eşini terkedip San Francisco'nun kırsal bölgesinde yaşayan üvey kız kardeşinin yanına gider. Son filmi "Roma'ya Sevgilerle" (20112) filminin ardından tekrar kamera karşısına geçen Woody Allen'ın yazıp yönettiği filmin başrollerini Cate Blanchett, Alec Baldwin ve Peter Sarsgaard paylaşıyor.
1970'lerde geçen gerçek bir hikayeden uyarlanan filmde usta dolandırıcı Irving Rosenfeld ve ortağı Sydney Prosser genç ve yetenekli bir FBI ajanı olan Richie DiMaso tarafından yakalanır. Hüküm giymemelerinin ise tek bir yolu vardır: FBI için çalışmak. FBI'ın üst düzey yöneticilerinden gelen bu teklifi kabul ederler; görevleri ise kendileri gibi usta bir şekilde dolandırıcılık yapan kimi insanları teşhis etmektir. Ajan DiMaso ve çalışma arkadaşları tarafından hazırlanan plana göre, bir kumar cenneti olan Arap Şeyhi’nin yönettiği Atlantic City'de ünlü kumarcıların katıldığı geniş çaplı bir oyun organize edeceklerdir. Başlarda son derece masumane ve zekice görünen bu plan, zamanla değişime uğramaya başlar.
Para Avcısı filmi, gerçek bir yaşam öyküsüne dayanmaktadır. Jordan Belfort (Leonardo DiCaprio), 24 yaşında genç ve hırslı bir adamdır. Para kazanma arzusuyla Wall Street borsasında önce komisyoncu ve ardından Stratton Oakmont adında bir yatırımcı firmasında zengin olmak için her şeyi yapmaya hazır bir CEO olur. 90'ların en hızlı günleridir ve New York işlem salonunda her şey olabilmektedir. Önemsiz tahvillerle birçok yatırımcıyı aldatarak Belfort, kısa zamanda bir para makinasına ve aynı zamanda bir harcama makinasına dönüşmüştür. Bir günde hesapları milyon dolarlarla doldururken o gece hepsini aynı hızda harcayabilmektedir. Profesyonel hayatının yanı sıra uyuşturucu, fahişeler, son derece pahalı lüks fantezilerle dolu kirli bir oyunun içindedir. Bu karakterin hayatındaki her şey abartılı bir şekilde devam ederken, çöküş ise çok yakındır.
Ron Woodroof'a (Matthew McConaughey) 1986 yılında AIDS yüzünden 30 günlük ömür biçilmiştir. Teşhiş sonrası FDA kurumundan yasal onaylı olarak kullanabileceği tek ilaç olan AZT'yi almaya başlayan Ron, hızla ölümün eşiğine doğru sürüklendiğini fark etmiştir. Çareyi ABD'de yasal olmayan ama dünyanın dört bir yanında bulunan, doğal ilaçlara başvurmakta bulacaktır. Kendisiyle ilgilenen doktorlardan biri olan arkadaşı Eve Saks'ın (Jennifer Garner) da yardımıyla Ron, farkıdna olmadan çevresindeki hastalar içinde bir iletişim ve satış ağı kurmuş olur. "Dallas Buyers Club" olarak bilinen bu oluşum FDA'nın tedavisi yerine alternatif tıbbı tercih edenlerin çaresi olacaktır. Dahası hastalar üzerinde onaylı AZT'den daha çok işe yaramaktadır. Fakat durum çok geçmeden fark edilir ve ilaç firmaları ve FDA Ron'a karşı büyük bir savaş açacaktır.
Çekimleri Kuzey Carolina eyaletinin Wilmington kentinde gerçekleştirilen filmin senaryosu Drew Pearce'e ait. Downey Jr.'a Gwyneth Paltrow, Don Cheadle, Jon Favreau, Ben Kingsley, Guy Pearce, Rebecca Hall, James Badge Dale ve Ashley Hamilton isimleri eşlik ediyor.
Hobbit üçlemesinin ilk filmi olan "Hobbit: Beklenmedik Yolculuk" adlı yapımın devam filmi olan bu yapımda Shire’lı Hobbit Bilbo Baggins, Thorin Meşekalkan’ı ve beraberindeki 12 cüce ile çıktığı yolculuğu doğuya, Kuytuorman’a doğru sürdürmektedir.
DC Comics'in en meşhur süper kahramanı olan Superman'in köklerine, geçmişine dönerek kahramana farklı bir bakış açısı getiren son filmin yönetmenliğini Zack Snyder üstlendi. Filmin senaryosu ise David S. Goyer'e ait. Filmde Clark Kent'i Henry Cavill, kötü adamı General Zod'u Michael Shannon canlandırırken kadrodaki diğer isimler arasında Lois Lane rolünde Amy Adams, Martha Kent rolünde Diane Lane, Jonathan Kent rolünde Kevin Costner ve Jor-El rolünde de Russell Crowe yer alıyor.
Animasyon türündeki filmde karakterlere Ryan Reynolds, Snoop Dogg, Luis Guzman ve Paul Giamatti gibi isimler sesleriyle hayat verirken yönetmenliği ise "Madagascar" ve "Shark" serisine senaryoda katkı sağlayan, animasyonun mutfağından gelen David Soren üstleniyor.
20 yıl aradan sonra tekrar bir araya gelen 5 eski arkadaş, Dünya'nın sonunu getirmeye kararlıdır.
Filmin yönetmen koltuğuna usta sinemacı Hayao Miyazaki oturuyor.
Yönetmenliğini Fredrik Bond'un üstlendiği bu romantik komedinin kadrosunda Shia LaBeouf, Rupert Grint, Evan Rachel Wood ve Mads Mikkelsen gibi ünlü isimler yer alıyor.
Gerry Lane (Brad Pitt), 2 kızı ve biricik eşiyle mutlu bir hayat sürdüren bir aile babasıdır. Günün birinde arabaları trafikte sıkışıp kalmıştır. Ancak Lane, her zamankinden farklı olarak yolunda gitmeyen bir şeylerin olduğunu hemen anlayacaktır. Tehlike hızla yaklaşmaktadır. Brad Pitt'in hem başrolünü hem de yapımcılığını üstlendiği film, insanlar ve zombiler arasında yaşanan sıra dışı bir savaşı anlatıyor. Film, Max Brooks'un aynı isimli kitabından perdeye uyarlanmıştır.
Dünya gezegeni, içerisinde yaşayanlar tarafından terk edilmiştir. İnsan ırkı yaşamlarını başka gezegenlerde sürdürmeye başlamıştır. İnsanlar dünyayı terk ettikten 1000 yıl kadar sonra yaptıkları bir yolculuk sırasında uzay gemileri arızalanan küçük Kitai ve babası Cypher, dünyaya inmek zorunda kalırlar. Altıncı His filmi ile gerilim türüne yeni ve öncül bir soluk getiren ve ardından çektiği yapımlarla kendi ekolünü oluşturmayı başaran M. Night Shyamalan imzalı filmin başrollerinde Will Smith ve oğlu Jaden Smith yer almıştır.
2077 yılında görünürde; teknisyen ve asker Jack Harper (Tom Cruise), dünya üzerinde konuşlanmış küçük merkezlerde görevli tamircilerden birisidir. Jack, Dünya'nın 60 yıl önce Sıkeyv (Scavengers-Scavs) adı verilen uzaylı istilacılar ile yapılan savaş sırasında yıkıldığını bilmektedir. Tron filmi ile tanıdığımız yönetmen Joseph Kosinski'nin yönettiği film, yönetmenin kendi çizgi romanından sinemaya uyarlanmıştır. Kıyamet sonrası bir kurguya sahip olan filmin kadrosunda Tom Cruise'un yanı sıra Olga Kurylenko, Andrea Riseborough, Nicolaj Coster-Waldau, Melissa Leo ve Morgan Freeman yer almıştır.
Göz kamaştırıcı tonlardaki temasıyla, 2154 yılının atmosferine dair, geleceğe dair bir sınıf çatışması filmi olan Elysium, özellikle sert bilim kurgu hayranlarına hitap ediyor. Düşük bütçeli Yasak Bölge 9 (District 9) ile bilinen yönetmen Neill Blomkamp'ın bu projesi yine uzak gelecekte, 2154 yılında geçiyor ve yine uzayla yakın temas halinde ilerliyor.
Uzay Oyunları filmi, 2070 yılında geçen, fütüristik bir yapımdır. Yaratık saldırısı sonrasında hayatta kalma mücadelesi veren insan ırkı, IF adında seçkin ordu kurar. Ana karakter Andrew Ender Wiggin (Asa Butterfield) ise özel yeteneklere sahip bir çocuktur. Bazı çocuklar gibi o da gelecekte Bugger'lara karşı savaşması için özel olarak eğitilir. Orson Scott Card'ın romanından perdeye uyarlanan filmin senaryo ve yönetmen koltuğunda 2005 yılında çektiği 'Tsotsi' filmiyle 'Yabancı Dilde En İyi Film' Oscar'ını kazanan Gavin Hood oturuyor.
Gelecekte başarısızlıkla sonuçlanan bir deney, büyük bir felakete neden olmuştur. Olan şey: Yeryüzündeki yaşamı büyük ölçüde sonlandıran bir küresel soğumadır. Geride kalan insanlar, Dünya'nın etrafını turlayan bir trenin içindekilerdir. Yönetmen koltuğunda Koreli sinemacı Joon-ho Bong'un yer aldığı "kıyamet sonrası" temalı filmin kadrosunda Chris Evans, Jamie Bell, Tilda Swinton, John Hurt, Ed Harris ve Octavia Spencer gibi yıldız isimleri yer almıştır.
Dünya gezegeni bir iklim felaketi sonrasında binlerce yıl önce olduğu gibi yeniden buz devrine girmiştir. Güneşin yüzünü göstermediği yeryüzünde her taraf karlarla kaplanmıştır. Hayatta kalabilen bir grup insan, bir yeraltı sığınağında koloni kurarak hayatlarını sürdürmeye çalışmaktadır. Filmin yönetmen koltuğunda Jeff Renfroe otururken oyuncu kadrosunda Laurence Fishburne, Kevin Zegers, Bill Paxton gibi isimler yer almıştır.
Sakin bir yaşam süren Barret ailesi, tahmin edilemez derecede korkunç bir kuvvet tarafından tehdit edildiklerini anladıklarında durumu kendi yöntemleri ile bu ölümcül gizemi çözmeye çalışacaklardır. Yönetmenliğini ve senaryo yazarlığını Scott Stewart'ın yaptığı filmin başrollerinde Keri Russel ve Josh Hamilton yer alıyor.
İnsanoğlunu yeryüzünden silme tehlikesiyle karşı karşıya bırakan şey, birdenbire denizin dibinden çıkan Kaiju isimli yaratıklardır. Bu yaratıklar bir yandan gezegenin kaynaklarını tüketirken diğer yandan da çevreye dehşet saçmaktadırlar. Filmin yönetmenliğini ünlü sinemacı Guillermo del Toro üstlenirken Idris Elba, Charlie Hunnam ve Charlie Day filmin başrollerini paylaşmıştır.