İspanyolca
Meksika'nın Guanjuato bölgesinde yaşayan insanlar, hayatlarını sürdürebilmek için iki farklı şekilde çalışmaktadırlar. Birincisi bölgedeki araba fabrikasında çalışmak, diğeri ise uyuşturucu çetesine dahil olmaktır. On iki yaşındaki Estela da umutsuzca hayatlarına devam etmekte olan bu ailelerden birinin kızıdır. Estela'nın hikayesinin dönüm noktaları ise uyuşturucu ticaretinde yer alan genç bir polis memuruna aşık olması ve babasının esrarengiz bir şekilde ortadan kaybolmasıyla yaşanır. Estela daimi bir şiddet ortamının içine sürüklenir. Fahişeler, ahlak yoksunu memurlar ve uyuşturucu satıcıları arasındaki bu mücadelesinde masumiyetini kaybetmeye adım adım yaklaşır.
Juan Josa Campanella'nın hem senaryosunu yazdığı hem de yönetmenliğini üstlendiği film "eğer langırt piyonları canlanarak gerçek hayatta futbol oynamaya başlasalardı ne olurdu?" sorusunun cevabını olabilecek en eğlenceli haliyle göstermeye çalışıyor.
İniş takımları açılmayan ve yakıtı bitmek üzere olan bir uçağın içindeki yolcular, hayatlarının son anlarında oldukları için sakladıkları tüm sırları birbirlerine anlatacaklardır.
20'li yaşlarında yalnız bir hayat süren genç kadın Claudia, hastanenin acil servisinde Martha ile tanışır. Tek başına sürdüğü hayatına bir anlam katışını seyrettiğimiz hikaye, aynı zamanda otobiyografik öğeler de içermeketedir.
Gerry Lane (Brad Pitt), 2 kızı ve biricik eşiyle mutlu bir hayat sürdüren bir aile babasıdır. Günün birinde arabaları trafikte sıkışıp kalmıştır. Ancak Lane, her zamankinden farklı olarak yolunda gitmeyen bir şeylerin olduğunu hemen anlayacaktır. Tehlike hızla yaklaşmaktadır. Brad Pitt'in hem başrolünü hem de yapımcılığını üstlendiği film, insanlar ve zombiler arasında yaşanan sıra dışı bir savaşı anlatıyor. Film, Max Brooks'un aynı isimli kitabından perdeye uyarlanmıştır.