İngilizce
Filmin yönetmenliğini Mel Brooks yaparken, oyuncu kadrosunda Gene Wilder, Peter Boyle, Marty Feldman ve Cloris Leachman isimleri rol almıştır.
1930'lu yıllarda İstanbul-Paris arasında sefer yapan ünlü Şark Ekspresi'nde bir cinayet işlenir. Amerikalı bir milyoner trende ölü olarak bulunmuştur.
Başroldeki ikili George Segal ve Ellioutt Gould'un 2 kafadar olarak maceradan maceraya atıldığı filmin senaryosunu ise Joseph Walsh yazmıştır.
Sugarland Expresi filmi, kocası kanun kaçağı olduğu ve çocuğunun başka bir aile tarafından evlat edinilmesini önlemek için kendi çocuğunu kaçıran, bu arada bir polisi rehin alarak kendini Teksas yollarında amansız bir kovalamacanın içinde bulan Lou Jean Poplin (Goldie Hawn)'in gerçek yaşam hikayesini anlatmaktadır.
James Bond film serisinin ajanlık bayrağını Roger Moore'un taşıdığı film, Roger Moore'un James Bond karakterini oynadığı ikinci filmdir. Moore, serinin bundan sonraki 5 filminde daha James Bond'u canlandırmayı sürdürecektir.
John Cassavetes'in şaheserlerinden biri olan Etki Altında bir Kadın filminde Gena Rowlands ile Peter Falk, 3 çocuğu olan orta sınıf bir aileyi canlandırmıştır. Akıl sağlığı bozulan bir kadını canladıran Gena Rowlands, filmde eşsiz bir oyunculuk sergilemiştir.
Tüm zamanların en büyük yönetmenlerinden biri olan John Carpenter'ın kaleminden ve kamerasından çıkan film, komedi yönü ağır basan bir bilimkurgu filmidir.
Sam Peckinpah'ın yönetmenliğini ve senaristliğini yaptığı film, şiddeti yerli yerinde kullanan yenilikçi bir filmdir.
Tüm Hollywood kovboy filmlerini dalgaya alan oldukça komik ve çılgın bir komedi olan film, ırkçılık meselesiyle de dalgasını geçiyor. Yönetmenliğini Mel Brooks'un üstlendiği yapımın kadrosunda Cleavon Little, Gene Wilder, Slim Pickens Harvey Korman ve Madeline Kahn gibi dönemin önemli oyuncuları bulunuyor.
Buldozer filmi, Robert Aldrich tarafından yönetilen ve Tracy Keenan Wynn tarafından yazılan hapishane sporları komedi filmidir.
İnşaat mühendisi olan Stuart Graff (Charlton Heston), karısının aşırı kıskançlıklarından dolayı biraz ondan uzaklaşmak istemektedir. Los Angeles'ı içine alan bir deprem, büyük bir hayatta kalma mücadelesine neden olacak ve ilişkililerine farklı bir boyut kazandıracaktır. Deprem filmi, Akademi Ödülleri'nde En İyi Ses Miksajı ödülünün sahibi olmuştur.
Mimar Doug Roberts (Paul Newman), gökdelenin tamamlanmasına yakın iş bulmak için uzun bir tatilden döner. Dünyanın en büyük gökdeleninin gala partisinde iken zayıf kablolama sisteminden dolayı yangın çıkar. Yönetmenliğini John Guillermin'in yaptığı filmin uyarlama senaryosunu Stirling Silliphant kaleme alırken başrollerini paylaşan Paul Newman ve Steve McQueen’in yanı sıra kadroda William Holden, Faye Dunaway ve Susan Blakely gibi efsane isimler de rol almıştır.
Film, bir fahişeye aşık olan ve onun 10 yaşındaki melez oğlu için taşıyıcı baba olan bir denizcinin hikayesini anlatıyor. Başrollerini James Caan, Marsha Mason ve Eli Wallach'ın paylaştığı filmin yapımcılığını ve yönetmenliğini Mark Rydell üstleniyor .
Filmde, XIII. Louis döneminin Fransa’sında kralın muhafız birliğinde görev yapan Athos, Porthos ve Aramis adlı üç silahşöre katılmak üzere Paris’e giden D'artagnan Romansı (Dartanyan) adlı gencin maceraları ve film kahramanlarının, kralı düşürmek isteyen Kardinal Richelieu’nun komplolarından kralı korumak için giriştikleri maceralar anlatılır.
New York'ta orta yaşlı bir ev kadını olan Rita Walden (Joanne Woodward), kendi hayatını, annesini, göz doktoru kocasını, yabancılaşmış kızı ve oğluyla olan ilişkilerini yeniden gözden geçirmeye zorlayan bir duygusal krizin içinde bulmuştur.
Küçük çaplı suçları olan Charley Varrick (Walter Matthau), bir ekibi bir bankayı soymaya yönlendirdiğinde işler tam olarak plana göre gitmez. Plan dışı olanlar sadece kayıplar değil, aynı zamanda onun ve hayatta kalan Harman Sullivan'ın (Andy Robinson) beklediklerinden çok daha fazla nakite sahip olmalarıdır - ve bu mafyaya ait olan bir paradır. Hem polis hem de Molly (Joe Don Baker) adlı acımasız bir katil tarafından peşlerine düşülen Charley ve Harman, küçük servetlerinin tadını çıkaracak kadar uzun yaşayabilecekler midir?
Filmde, evlilik dışı ilişki yaşarken kendilerini aşkın içinde bulan bir çiftin hikâyesi anlatılmaktadır.
Özel yaşamındaki sorunlar ve iş hayatındaki son başarısızlığının ardından işadamı Harry Stoner'ı (Jack Lemmon) zor zamanlar beklemektedir. Şirketinin yakında iflas etmesi beklenirken çevresini saran sorunlar Harry Stoner'ı sakin bir hayatın hayalinden gittikçe uzaklaşmaktadır. Artık tüm problemleri aşmanın tek bir yolu vardır ve bu çözüm de oldukça risklidir. Filmde şirketinin deposunda yangın çıkararak sigorta şirketinden tazminat almayı planlayan Harry'nin hayatından yalnızca iki günlük bir kesit gösterilmektedir.
Paralı Asker filmi, aristokrat bir kadına aşık olan bir şoförün hüzünlü yaşam öyküsünü anlatıyor.
The Sting, intikam peşimde koşan iki gangsterin hikayesini anlatıyor. Gösterildiği sene tam 10 dalda Oscar’a aday olan ve gişede rekorlar kıran The Sting; en iyi film, en iyi yönetmen, en iyi senaryo, en iyi kurgu gibi neredeyse tüm önemli Oscar ödüllerini toplamayı başarmıştı.
Amerikan Gecesi filmi, "Pamela'yı Takdim Edebilir miyim?" adlı filmin çekimleri sırasında yaşanan acı-tatlı olayları sinemaya taşımıştır. Film, sinema sanatının tüm zorluklarıyla boğuşarak hedefine ulaşmayı seçen yönetmen François Truffaut'nun sinemaya ve sinemacılara bir saygı duruşu niteliğindedir.